Türkler elektrikli araba üretmeye başlıyor

-Otomotiv sektörüne yönelik akü üretiminde dünyada 6 büyük oyuncu arasına giren İnci Akü, otomotivin geleceği olarak gösterilen elektrikli arabalarda motor işlevini üstlenecek akülerin geliştirilmesi amacıyla proje yürütüyor.

-Yenilenebilir kaynaklardan elde edilen enerjinin depolanması konusunda da araştırma yürüten şirket, otomotiv dışı sektörlere yönelik akü üretimi için Manisa'da yeni bir fabrika kuracak.

İnci Akü Yönetim Kurulu Başkanı Şerife İnci Eren ve Üst Düzey Yöneticisi (CEO) Göksel Paker, AA muhabirine şirketin 2009 yılı performansı, hedefleri ve Ar-Ge projeleriyle ilgili açıklamalarda bulundu.

Şirket Başkanı Eren, otomotiv sektöründe çok zor bir yılın yaşandığını, ana sanayide yüzde 30'un üstünde küçülmelerin yaşandığını, buna rağmen şirket olarak yılı yüzde 10 büyümeyle kapatacaklarını söyledi.

Ana sanayilere yaptıkları üretimde yeni projeler sayesinde düşüş yaşanmadığını, yenileme pazarında paylarını artırdıklarını dile getiren Eren, ihracattaysa girdikleri ülke sayısının 65'e ulaştığını ifade etti.

25 yıllık bir şirket olmalarına rağmen 2005 öncesi dönemde yabancı ortakları aracılığıyla ihracat yapabildiklerini hatırlatan Eren, ''4 yılda geldiğimiz nokta bizim için gurur verici. Şu anda otomobil fabrikaları da dahil olmak üzere otomotiv endüstrisi içinde ihracatta ilk 30 içindeyiz. Türkiye ihracat sıralamasında geçen yıl 217. sıradaydık. Ancak bu yıl krize rağmen büyümenin verdiği etkiyle ilk 150 içinde olacağımızı düşünüyoruz. Türkiye'nin akü ihracatının yüzde 65'ini biz yapıyoruz'' dedi.

İnci Akü'nün tüm dünyada sektörü yönlendiren 6 büyük grup arasında gösterildiğini ifade eden Eren, bu gelişimin zaman zaman kendilerini şaşırtan olayları da beraberinde getirdiğine dikkati çekti.

Yıl içinde Tanzanya'ya bağlı Zanzibar Adası'na yaptığı seyahat sırasında yol üzerinde İnci Akü logosunun bulunduğu bir tabelaya rastladığını söyleyen Eren, ''Markamızı orada görünce çok şaşırdım. Çünkü bu ülkeye ihracatımız yoktu. Sonradan edindiğimiz bilgiye göre bu pazara Dubai'deki bir firma akü gönderiyormuş. Oradaki potansiyeli görerek Afrika pazarında etkinliğimizi artırmaya karar verdik. Çok başarılı geri dönüşler alıyoruz'' diye konuştu.

2010 yılında yüzde 25'lik büyüme öngördüklerini ifade eden Eren, 2010'da otomotiv dışındaki sektörlere üretim yapacak bir fabrikayı daha devreye alacaklarını söyledi.

Manisa Organize Sanayi Bölgesi içinde 100 dönümlük bir yer aldıklarını, 9 milyon avro yatırımla 2010 sonunda üretime başlayacak bir yatırım hedeflediklerini kaydeden Eren, endüstriyel akü üretimi yapacak bu tesisle toplam 400 olan istihdamın yüzde 50 oranında artacağını kaydetti.

Şirketin geleceğe yönelik önemli adımlarının atıldığı bir döneme girdiklerini kaydeden Eren, Ar-Ge Merkezi'nde yürütülen çalışmaların meyvelerini toplamaya başladık. Üretimimiz bugüne kadar otomotivde kullanılan starter aküde yoğunlaşmıştı. Şimdi endüstriyel akülerde de büyüyeceğiz. Heyecan verici yatırım planlarımız var'' dedi.

AFRİKA STRATEJİK PAZAR-,,
Şirket Üst Düzey Yöneticisi Göksel Paker ise üretimin yüzde 70'ini ihraç ettiklerini, bu yıl dış pazarlarda özellikle Orta Asya ve Kuzey Afrika ile Avrupa'da İspanya ve Portekiz pazarlarında sıçrama yaptıklarını dile getirdi. Irak ve İsrail'de pazar lideri olduklarını, girdikleri bir çok pazarda da ithal markalar arasında ilk sırada yer aldıklarını kaydeden Paker, 2010'da Afrika'yı stratejik pazar ilan ettiklerini kaydetti.

İnci Akü'nün son dönemde Ar-Ge projeleriyle ön plana çıktığını dile getiren Paker, dünyada ilk kez nano kristal teknolojiyle ürettikleri Nanogold ürününün iç pazarda çok başarılı olduğunu, bu yıl bu ürünün ihracatına ağırlık vereceklerini belirtti.

Şirket bünyesindeki Ar-Ge Merkezi'nin Ege Bölgesi'ndeki iki merkezden biri olduğunu, 62 kişilik ekibin ciddi sonuçlar yaratabilecek projeler üzerinde çalıştığını dile getiren Paker, Ar-Ge'ye ayırdıkları şirket cirosu içindeki yüzde 3'lük payı bu yıl bir puan daha artıracaklarını ifade etti.

Gelecekte sadece otomotiv sanayi değil, genel olarak ''enerji depolama denince ilk akla gelen şirket'' olma hedefiyle çalıştıklarını dile getiren Paker, şu bilgileri verdi:
lArtık sadece otomotiv sanayi için akü üretmeyi düşünmüyoruz. Enerji depolama ihtiyacı olan her alanda var olmayı, yeni iş alanlarına yatırım yapmayı planlıyoruz. Endüstriyel alanda yeni bir adım atıyoruz.

Tüm dünyada emisyon oranlarının azaltılması için yoğun bir çalışma var. ABD başta olmak üzere bir çok ülke ve kurum bu çalışmaları desteklemeye başladı. Otomotivde artık elektrikli arabalar gündemde. Dolayısıyla akünün araç içindeki önemi artıyor.

Elektrikli araçların gelişimi İnci Akü için özel bir anlam ve potansiyel barındırıyor. Bizim için artık çok ayrı bir üretim alanı. Elektrikli arabalarda akü, aracın motoru olma işlevini üstlenecek. İçinde kendi soğutma sistemi, elektronik beyni olan, arabaların elektronik beyniyle birlikte çalışan bambaşka bir teknoloji gerektiren bir üretim dalı.

Dünyada klasik akü üreticilerinin çok azı bu alana yöneldi. Biz de şu anda bilimsel çalışmaları sürdürüyoruz. Şu anda farklı teknolojiler var. Ana sanayilerin hangisini tercih edeceği henüz belli değil. Şu anda neredesiniz derseniz, bu konuda ısınma hareketlerini yapıyoruz. Ana sanayiler bizim için teknik direktördür. Onlar 'Sahaya girin' dediğinde hazır olacağız. Seri üretimle ilgili şu an hedefleme yapamıyoruz, çünkü ana sanayileri bekliyoruz.''

,,TÜRKİYE ŞANSLI-,,

Türkiye'nin bir çok alanda teknoloji geliştirme konusunda geride kaldığını, ancak elektrikli araba konusunda daha şanslı olduğunu ifade eden Paker, en büyük yatırımı insan gücüne yaptıklarını, şu anda dünya çapında yeni bilgi üretebilen firmalar arasında yer aldıklarını kaydetti.

Paker, içten yanmalı motor sisteminin kısa sürede terk edilemeyeceğini, ancak bir iki yıl içinde elektrikli arabada hızlı bir gelişim beklediklerini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
Gelecekte elektrikli araç üreticileri akünün ya kendi tesisleri içinde üretilmesini isteyecek ya da belli merkezlerde üretilip tesise gönderilmesini isteyecek. Biz şu anda ikincisini düşünmekle beraber yarınlarda oluşacak fırsatlara göre neden birincisi de olmasın diye düşünüyoruz. Uzun soluklu bir çalışma, sabırlı olmak ve para harcamak gerekiyor. Büyük buluşlar değil küçük adımlar peşindeyiz ve bunları da elde ediyoruz.

Yorumlar